REDD-I ISLAH
Redd-i Islah
Zannedersiniz ki harp meydanında yapılan hadsizlikler at izine, it izine karışır,
ama bilmezsiniz ki o at izi asaletin, it izi de sizin gibi sefaletin piçlerine aittir!
Sizler hayvan çiftliğini okuyup kutsal kitapları hiçe sayanlarsınız,
Sizler her şeyi kendinize reva görür ama sorulunca “hak yol budur” dersiniz.
Bizler belki iyilik timsali değildik,
Bizler belki en iyi değildik ve değiliz,
Bizler belki çok hafife alındık,
ama biz artık biliyoruz ki belki olmayan tek kesin hakikat siz karga sürüsüne itimat etmekte hataya düştüğümüzdür!
Paranız vardı, yoksula yemek yedirmek yerine haklıya kötek yedirdiniz,
Paranız vardı, onur, haysiyet satın alacağınıza hakim, doktor, savcı satın aldınız,
Paranız vardı, sizden alacaklı olana vermek yerine hırlıya, hırsıza verdiniz,
Paranız vardı ama bir gram aklınız yoktu.
Damarlarınızda namussuzluk akar, en namuslu benim diye yarışa girersiniz,
O, bu, şu yanlış dersiniz, en büyük yanlışı siz yaparsınız.
“Caiz değil, haram” yorumu yaparsınız, kendi başınızdakinin başındakini göremeyinceye kadar,
İşte sonra o komik mottoyu geviş getirirsiniz:
“Vardır bir bildiği elbet.”
Hilafet Osmanlıda kaldı, uyan bre zındık,
Babasının hayrına çalışmaz kimse artık,
O altın çağ geçti gitti, oğlan rahleye oturdu,
O karanlık çağ geldi çattı, baba mezarında ters döndü.
Sizler busunuz işte, bir avuç şakşakçı,
Sizler busunuz işte, bir avuç kanı bozuk,
Sizler busunuz işte, bir güruh namussuz,
Sizler busunuz işte, kusursuz müslüman,
Sizler bu değilsiniz işte: Adam değilsiniz ADAM!
Yorumlar
Yorum Gönder